Christine Purdon, David A. Clark. Takıntılarla başa çıkma. İstanbul, Psikonet, 2013.

Gerçek bir tanı alacak kadar ciddi sıklıkta olmasa da birçok kişi takıntı ve zorlantılanndan ötürü acı çekmesine rağmen, obsesif-kompulsif bozukluk (OKB) toplumun yüzde ı ya da 2’lik bir bölümünü sıkıntıya sokmaktadır (Clark, 2004). Bu tip kaygı bozukluğu yaşayan kişilerin yaklaşık yüzde 90’ının hem takıntı hem de zorlantılan vardır ve bunların yaklaşık üçte ikisi de birden fazla takıntısı olduğunu belirtmektedir (Foa ve Kozak, 1995). Takıntısı olan bir kişinin eşlik eden bir zorlamışı o lm am ası çok nadir rastlanan bir durum olmasına karşın, OKB’si olan kişilerin yaklaşık yüzde 20-25’i “takıntılı bir şekilde uzun uzadıya düşünm ekten, yani bir takıntının herhangi bir davranışsal zorland olmadan devamlı olarak ortaya çıkmasından yakınırlar. Erkekler ve kadınlarda OKB görülme oram hemen hemen eşittir, ancak OKB çocuklukta başlamış ise bu oran değişir ve erkeklerde daha sık görülür. OKB’nin başlama yaşı genellikle 18-24 yaş aralığıdır.